Pamukkale


UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası kapsamına alınmış olan Hierapolis antik kentini de bünyesinde barındıran Pamukkale, Denizli ilinin ilçelerinden biridir.

M.Ö. 190 yılında II. Eumenes tarafından kurulan Hierapolis, dünyanın hiçbir yerinde olmayan manzarası ve gladyatör dövüşlerinin de yapıldığı 9.500 kişilik amfitiyatrosuyla öne çıkar. Antik Çağ'da dahi hamamları ve kaplıcalarıyla hizmet veren Hierapolis, kısa sürede Ege'nin sosyal yaşamı en zengin yerleşkelerinden biri haline gelmiştir. Süreç içinde kente girmek isteyenlerin önce bu hamamlara girip yıkanmaları adeti yerleşmiştir.
 
M.Ö. II. yüzyılda Roma İmparatorluğu'nun egemenliğine giren Hierapolis kenti, altın dönemlerini de bu bayrak altında yaşamış ve Roma mimarisiyle yapılan yeni binalarla zenginleşmiştir. Yaklaşık olarak 100.000 kişinin yaşadığı varsayılan antik Hierapolis kenti, M.S. 395'te Doğu Roma'nın, yani Bizans'ın denetimine geçmiş, 1210 yılında ise Anadolu Selçukluları tarafından fethedilmiştir.
 
 
 
 




Adını Amazon Kraliçesi Hiera'dan alan kent, Denizli kent merkezine 20 kilometre uzaklıktadır. Antik Bergama Kralı II. Eumenes tarafından M.Ö. 197 yılında kurulan, adını da Amazonlar Kraliçesi Hiera’dan alan Hierapolis, aynı zamanda “kutsal kent” olarak anılıyor. Hz. İsa’nın havarilerinden St. Philip’in burada öldürülmesi ve onun adına anıt mezar yaptırılması, Hierapolis’in inanç turizmi açısından da öne çıkmasını sağlıyor.

Pamukkale denince ilk akla gelen gezi yerleri arasında yer alan Apollon Tapınağı, St. Philip Martyriumu, Antik Tiyatro, Roma Kapısı, Kuzey Bizans Kapısı, Agora, bugün müze olarak kullanılan Roma Hamamı, su kanalları, Direkli Kilisesi ve nekropoller, Hiearapolis’teki başlıca tarihi yapılardır. Bu yapıların bir bölümü 1957'de aldıkları izinle bu havalide kazı yapan İtalyan kazıbilimciler tarafından ortaya çıkartılmıştır. Ayrıca Pamukkale’nin batısında yer alan Eskihisar Köyü yakınlarındaki Laodikya, Buldan İlçesi’ne bağlı Yenicekent yakınlarındaki Tripolis, Honaz İlçesi yakınlarındaki Colossea, Lycus Vadisi olarak anılan bölgedeki diğer antik kentler de bu coğrafyada geziye çıkmayı düşünenler için adeta bir mutluluk bahçesidir.


4 yorum:

  1. Çıplak ayakla travertenlerde dolaşma keyfi değişilmez:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki aynı keyf nedeniyle Travertenlerin eski beyaz rengini kaybetmeye başladığı ortaya atılmaktadır.

      Sil
  2. Ülkemizin gezilecek o kadar güzel yerleri var ki Pamukkale onlardan bir daha görmek kısmet olmadı.

    YanıtlaSil
  3. Gezesim vardı, taa ki eski bi şahsın oraya gittiğini görene kadar. Güzelim memleketten soğudum :D

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.