Adana Taşköprü
İşte size güneyinm incisi Adana'ya geldiğinizde görme imkanınızın olduğu tarihi bir köprü Tarihi Taşköprü, Adana'nın sembolllerinden biri olan Taşköprü'de bir tur atıp Seyhan Nehrinin havasını solumadan ayrılmayın,
Taşköprü bugün Adana'da hüküm sürmüş tüm uygarlıkların ilaveleri ve onarımlarını üzerinde taşımaktadır. Köprünün ilk inşa dönemi hakkında kesin olarak bilgi bulunmamakla birlikte, Hitit İmparatoru Hattusili'nin Suriye'ye giderken Adana'dan geçtiği ve şehre bir köprü, yaptırdığı bilinmektedir. Bununla beraber yapımına dair ilk yazılı kanıt bugün Adana Arkeoloji Müzesi'nde, 1266 Envanter Numarasıyla Taş Eserler Bölümünde sergilenen Grekçe yazılmış kitabedir ve Alman Arkeoloji Enstitüsünde Schneider tarafından çevrilmiştir. Kitabe 12 satırdan ibarettir. Kitabenin yüksekliği; 1.22 cm., genişliği; 93 cm., kalınlığı; 12 cm.'dir. Kitabede şunlar yazılıdır.
“Gerçek şu ki Auxentius, bu mucize senin iktidarının sayesinde oldu. Nehrin kış akıntısı üzerinde, demirlerle bağlanan bir temcide, sarsılmaz sütun olarak inşa edildi. Bunun üzerine geniş bir yolu gerdin. Daha önceleri, tecrübesiz olan çok kişinin çeşitli teşebbüsleri olmuştu. Fakat onların girişimleri Tarsus Çayı'nın dalgaları için bile zayıf olmuştur. Sen ise buradaki köprüyü, kemerlerin üzerinde, ebediyet için kurmuşsun. Ve hatta taşkın nehir dahi bununla ünlü valiye itaat ediyor..."
Bu kitabeye göre köprü Roma İmparatorluğu Döneminde “Auxentios” adlı bir mimar tarafından yaptırılmıştır. Aynı mimar 384 yılında Roma’da da bir köprü inşa etmiştir. Kitabe de yer alan ifadelere göre yapım dönemi konusunda I. Justinianus’un adının geçmesi, muhtemelen ilerleyen zamanda O’nun tarafından esaslı bir şekilde yaptırılan onarımdan kaynaklandığını göstermektedir.
Köprünün kimin tarafından yapıldığına dair ilk bilgi 1852-1853 yıllarında Adana’yı ziyaret eden Victor Langlois tarafından verilmektedir. Langlois, köprünün Hadrian tarafından yaptırıldığını belirtir. Hadrian'ın 120-135 yılları arasında Anadolu'yu dolaştığını çoğu yerde imar faaliyetinde bulunduğunu Adana'da da bu köprüyü yaptırdığını ifade eder. Langlois, Hadrian'ın adını taşıdığını belirttiği kitabenin 1841 yılında mevcut olduğunu da söyler. Ancak kitabe bugün kayıptır.
Abbasi halifelerinden Harun Reşid tarafından ek kısımların yapılması sonucu, köprünün kale ile birleştirildiği kaynalarda yazmaktadır. Yine Abbasi halifelerinden Memun tarafından da onarılmıştır. 17. yüzyıla kadar başka bir onarım gördüğüne dair hiçbir yazılı veri yoktur.

Osmanlı döneminde köprü birkaç kez onarım geçirmiştir. Bu onarımlara ilişkin çeşitli kayıtlar bulunmaktadır. Bu kayıtların en eski tarihli olanı 1713 tarihli Sultan III. Ahmet zamanına ait olanıdır. III. Ahmet Adana Valisi Osman Paşa'ya bir ferman göndererek köprünün eskiyen kısımlarının onarımını emrettiği vesika Adana Şer'i Mahkeme Sicillerinde bulunmaktadır.
Bir başka onarım 1847'de, Sultan Abdülmecid döneminde yapılmıştır. Adana Etnografya Müzesi, envanter no 505 ve 506 kayıtlı onarım kitabesinde köprünün uzun süredir harap durumda bulunması nedeniyle tamir edildiğinin belirtilmektedir.
Sultan Abdülhamit zamanında ise köprüde Adana Valisi Osman Paşa tarafından bir onarım daha gerçekleştirilmiştir. Kitabesi Adana müzesinde Env. No: 2469 da kayıtlıdır. Kitabesinde şu ifadeler geçmektedir.
II, Abdülhamit zamanında köprünün durumunu ve tamirini anlatan bir de salname bulunmaktadır. Bu salname de şunlardan bahsedilir:
"Mezkûr Seyhan Nehrinin üzerinde 400 arştın tulünde 22 adet kemer üzerine mebni cesim ve metin ve muntazam-ı kargir bir köprü vardır. Bu köprü asar-ı atik-i nadireden olup murur-u zaman ile kaldırımları ve gözlerinin bazıları haraba yüz tutmuş olmasına ve hali ile terki revk görülmesine mebni bu kerre üzerine muntazam bir kaldırım tefriş ittûrülüp kenarındaki duvarları dahi balık sırtı, suretinde yaptırılarak insan ve hayvan düşüp telef olması gibi vukua-ı mütevaliyenin önü alınmış ve gözleri güzelce tamir olunmuştur"
Taşköprü bugün Adana'da hüküm sürmüş tüm uygarlıkların ilaveleri ve onarımlarını üzerinde taşımaktadır. Köprünün ilk inşa dönemi hakkında kesin olarak bilgi bulunmamakla birlikte, Hitit İmparatoru Hattusili'nin Suriye'ye giderken Adana'dan geçtiği ve şehre bir köprü, yaptırdığı bilinmektedir. Bununla beraber yapımına dair ilk yazılı kanıt bugün Adana Arkeoloji Müzesi'nde, 1266 Envanter Numarasıyla Taş Eserler Bölümünde sergilenen Grekçe yazılmış kitabedir ve Alman Arkeoloji Enstitüsünde Schneider tarafından çevrilmiştir. Kitabe 12 satırdan ibarettir. Kitabenin yüksekliği; 1.22 cm., genişliği; 93 cm., kalınlığı; 12 cm.'dir. Kitabede şunlar yazılıdır.
“Gerçek şu ki Auxentius, bu mucize senin iktidarının sayesinde oldu. Nehrin kış akıntısı üzerinde, demirlerle bağlanan bir temcide, sarsılmaz sütun olarak inşa edildi. Bunun üzerine geniş bir yolu gerdin. Daha önceleri, tecrübesiz olan çok kişinin çeşitli teşebbüsleri olmuştu. Fakat onların girişimleri Tarsus Çayı'nın dalgaları için bile zayıf olmuştur. Sen ise buradaki köprüyü, kemerlerin üzerinde, ebediyet için kurmuşsun. Ve hatta taşkın nehir dahi bununla ünlü valiye itaat ediyor..."
Bu kitabeye göre köprü Roma İmparatorluğu Döneminde “Auxentios” adlı bir mimar tarafından yaptırılmıştır. Aynı mimar 384 yılında Roma’da da bir köprü inşa etmiştir. Kitabe de yer alan ifadelere göre yapım dönemi konusunda I. Justinianus’un adının geçmesi, muhtemelen ilerleyen zamanda O’nun tarafından esaslı bir şekilde yaptırılan onarımdan kaynaklandığını göstermektedir.
Köprünün kimin tarafından yapıldığına dair ilk bilgi 1852-1853 yıllarında Adana’yı ziyaret eden Victor Langlois tarafından verilmektedir. Langlois, köprünün Hadrian tarafından yaptırıldığını belirtir. Hadrian'ın 120-135 yılları arasında Anadolu'yu dolaştığını çoğu yerde imar faaliyetinde bulunduğunu Adana'da da bu köprüyü yaptırdığını ifade eder. Langlois, Hadrian'ın adını taşıdığını belirttiği kitabenin 1841 yılında mevcut olduğunu da söyler. Ancak kitabe bugün kayıptır.
Abbasi halifelerinden Harun Reşid tarafından ek kısımların yapılması sonucu, köprünün kale ile birleştirildiği kaynalarda yazmaktadır. Yine Abbasi halifelerinden Memun tarafından da onarılmıştır. 17. yüzyıla kadar başka bir onarım gördüğüne dair hiçbir yazılı veri yoktur.
Osmanlı döneminde köprü birkaç kez onarım geçirmiştir. Bu onarımlara ilişkin çeşitli kayıtlar bulunmaktadır. Bu kayıtların en eski tarihli olanı 1713 tarihli Sultan III. Ahmet zamanına ait olanıdır. III. Ahmet Adana Valisi Osman Paşa'ya bir ferman göndererek köprünün eskiyen kısımlarının onarımını emrettiği vesika Adana Şer'i Mahkeme Sicillerinde bulunmaktadır.
Bir başka onarım 1847'de, Sultan Abdülmecid döneminde yapılmıştır. Adana Etnografya Müzesi, envanter no 505 ve 506 kayıtlı onarım kitabesinde köprünün uzun süredir harap durumda bulunması nedeniyle tamir edildiğinin belirtilmektedir.
Sultan Abdülhamit zamanında ise köprüde Adana Valisi Osman Paşa tarafından bir onarım daha gerçekleştirilmiştir. Kitabesi Adana müzesinde Env. No: 2469 da kayıtlıdır. Kitabesinde şu ifadeler geçmektedir.
II, Abdülhamit zamanında köprünün durumunu ve tamirini anlatan bir de salname bulunmaktadır. Bu salname de şunlardan bahsedilir:
"Mezkûr Seyhan Nehrinin üzerinde 400 arştın tulünde 22 adet kemer üzerine mebni cesim ve metin ve muntazam-ı kargir bir köprü vardır. Bu köprü asar-ı atik-i nadireden olup murur-u zaman ile kaldırımları ve gözlerinin bazıları haraba yüz tutmuş olmasına ve hali ile terki revk görülmesine mebni bu kerre üzerine muntazam bir kaldırım tefriş ittûrülüp kenarındaki duvarları dahi balık sırtı, suretinde yaptırılarak insan ve hayvan düşüp telef olması gibi vukua-ı mütevaliyenin önü alınmış ve gözleri güzelce tamir olunmuştur"
Yazımıza Yorum Yap